Sağlaması yapılamayan bir işlemdir hayat
Kıyamete kalır taş baskılı yaralar
Ölümün beyaz kundağında avunur insan
Ağır bir boşluğun gölgesi düşer ruhlara
Ve lâl olur akıllar
Özlenirken anne kucağındaki uyku
Kokusunu kaybeder ayağı çukurdaki çiçekler
Yavaşlar kızgın toprağın nabzı
Kalplerin hizasına kadar yükselir korkular
Ve kırağı düşer yaralara
Alabora olurken umudun gemileri
Yamalı denizlerdeki küreklere asılır insan
Okşanmamış sevinçler üşür geceden
Kül yordamıyla yürünür ateşlere
Ve yangınlara su taşır karıncalar
Kendini neşterleyen damardan akarken günahlar
Karalanmış bir defterin sıkıntısı sarar hayatı
Şafağın lekesiz kanıyla yıkanır dünler
Fotoğraftaki küçüklüğünü okşar bir el
Ve sızlar çocukluğun her yanı
Kim vurdudan gelirken kimi insan
Giyilir acıyla yamalı gömlekler
Saniyeler arasında yalpalar bir kelebek
Kıldan ince cümlelere gizlenir yarınlar
Ve kora döner alevler