Dişi kuşlar ve gökkuşağından yedi renk,

bir dünya kurdu ikimize

ve şiirler dillendi aşk için.

Aşk, haykırılarak okunulacak bir şiirmiş,

hayatın kulaklarından

yüreklere inen sağır yolda...

Aşk, şiirler yazılarak

ve şiirler haykırarak dillendirilmeli!

Biliyorsun Firuze,

aşk senin için icad edildi

ve aşk şiirleri senin için yazıldı.

 

Unutma Firuze,

bir gün unutulur da şiirler,

tüketirse isim isim aşkları kırgınlıklar,

yanarsın alev alev kendi ahında...

 

Yüreğine bir damla kanım düşsün,

bir damla gözyaşım,

bir nefeslik ruhum ol

ve bir şiirlik aşkım,

düşlerimde kal ömürce...

İstedikçe çoğalmakta arzularım.

Düşlerim dolu dolu...

 

Takatim tükendiğinde,

senin sinerjine tutunurdum;

kendime geliverirdim çabucak.

Kezalik yârenlik daima hoşsohbetti.

Yaşamaya dair gayretimiz hiç tükenmezdi...

Şimdi ise,

Kırlangıç yuvalarına benimle sığınmadığından,

bir hayalperest oldum ben

ve pek çok kırık hayal ektim topraklarına,

indirdim gemilerimi ambardan...

Gemilerim işgal edecek seni,

ama güller önlemekte, dikenlerini kuşanarak…

Diken batığı kanamalarını onarıp,

bir daha yüzebilir mi gemilerim,

bilemiyorum.

Bir anlatabilsem, elinden tutup

bir tek seni yanımda götürmek istediğimi,

bu savaşa gerek kalmayacak…

Gelmedin... Gelmeyeceksin...

Neden gelmiyorsun Firuze? Neden?

Buğulu çiçekler açar ağaçlar,

ağaçlarda iğde kokusu gibi,

nazlı bir baharsın sen Firuze...

 Sen gelmedin diye ne çok şey değişti hayatımda,

görmüyor musun, Firuze?

Senin yokluğunda bile,

hayallere daldırıp aklımı,

kavuşmasızlığın öyküsünü yazan

eski kalemler açıyorum...

Aşkımızı hep şiirlerin anlattığını sanırdın ya,

okuyacağın binlerce şiirin olsun aşkım,

anlamsız imgeler arasında...

 

Seni üzmek için küstahlaşmak isteyen

ve ağzımın içine düşen,

kaba saba sözcükleri tekme tokat kovdum,

seninle arama girmemelerini söyleyerek. 

Birkaç tatlı sözcükten ibaret kaldı söz haznem,

onları da senin için sakladım.

Aramızda duran kırıklıklar ise depremlerden...

Zaten Eylül geldi

ve zaten birçok küfür edilmekte ihanet sahiplerine...

Unutma Firuze, bu sessizliğin sebebi,

kahpeliklere hoş görüden değil,

ihanet içindeki herkes kahpeleştiğindendir.

Başka bir deyişle Firuze,

adını ihanetle anmamın manasını anladın mı?

Unutma Firuze,

bir gün bitirilir de hayaller,

yıpratırsa şiir şiir aşkları kırıklıklar,

yanarsın alev alev kendi ahında...

( Unutma Firuze... başlıklı yazı AliKemal tarafından 21.10.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.