Gök kaygılı düşüşler,
Tepe taklak enginliğin
mabedine
Geçirdiğim görünmez
kefenim.
Satır arası bir niyazı
dillendirdiğim ölüm fermanım adeta
Hele ki müşkülpesent
bir tümcede
En vakur dokunuşu ile
Talep edildiği ölçüde,
Koşullu koşulsuz süzen
boydan boya
Hanidir işkillenen
kaderin
Marifet bildiği bir
sancakta,
Parçalı bulutlu
hazandan arda kalan
Son bir rota.
Nedameti yüklenmiş
usulca,
Nirengi noktası değil
mi ki
En belirgin tümleçte,
Teyit eden bir güncenin
rağbet ettiği
Tekil isyan yine de yâd
ettiğim şükrü
Serip öbek öbek ölü
sevinçlerimin üzerine:
Bir mabet, bir kelam
Dillerde yana yana
kavrulan nice yalan.
Sarsıcı bir imge:
Bulamadığım hangi
ayraçsa
Belirsizliğin
kıblesinde
Ve hangi maruzatı beyan
edebilirim
O iş birliği içerisinde,
Yüreğin muhafazalı
çeperine dokunan
En içli yaradan akan
görünmez şahadetimin
Usul ve yanık türküsü:
Yanmaktan mütevellit,
Kabri değil mi
dokunuşların
En yüksek mevki
Ve bilumum mahareti
yüklenip,
Devingen bir gölgeyi
peşi sıra mimleyip.
Ölgün taarruzlar
indinde yüreğin
Yine de vakur bir
Tesellide saklı olsa da
yükümlü
Ve hükümlü bir sarkacın
Enginlerde süzülen
hikmeti;
Üstelik tek dokunuşa
mal ettiğim
Son seferi yine o menkıbeden
sızan bir hücrede
Çarptırıldığım
müebbetten de öte
Sonsuzluğun izleğinde,
Rehin vermek kadar
asılsız kaygılardan
Yana dönükken ibre.
Salkım saçak ömrün
hükmüne delalet
Sakıncalı onca gıybet:
Rükû eden ruhun çatık
kaşlı gölgelere rast gelip
Umduğu medet mi de
Akla zarar bir izbede
konuşlanan
Gönülsüz kelamların
Son sürat tekerinden
kayan bir bedele
Yükledim ömrü?
Çağlarken meşakkatli
bir şarkının
Girizgâhına sakladığım
adımdan
Çaldığım hüznü
resmettim,
Tükenmeden ömür mal
ettim
Dinginliğin özlemine
yüklediğim rahmetle
Kanarken doya doya
Hele ki kandığım
yalanları ters yüz etmekse
Maharet, hangi
sakıncalı imde kayboldum da günbegün
Yine de yaftalanmaktan
geri duramadığım
Gönülsüz bir aşkın
gömülü neşriyatına
Dokuduğum hüznü tek
yudumda içmek
Nasıl da akla zarar
hele ki kayıp bir terennümden
Medet ummak kadar
asılsız olsa da
Yakalandığım hezimet.
Bir düş ertesi, ellerim ellerindeyken anne zaten söz vermedin mi bana, ellerimi bırakmayacağına?
Özlemlerimi saklı yüreğimde ve dualarını asla esirgeme.
Yâd ettiğim kim ise giden, söz ver bana gök gözlü kadın: Hep saklısın, sen de saklı tut adımı ve dualarını.