AVRUPA’NIN HÂLEN VAR OLAN KRALLARI,  KRALİÇELERİ, PRENS VE PRENSESLERİ--1. BÖLÜM--

Bugün gelin Avrupa’nın aslında hiç de sembolik olmayan, devletlerinin yönetiminde bayağı bayağı söz sahibi olan kral, kraliçe, prens ve prenseslerini tanıyalım.

I. Dünya Savaşından sonra artık dünyanın pek çok ülkesinde ( özellikle Avrupa ülkelerinde ) krallıklar, imparatorluklar yerlerini  Cumhuriyet yönetimlerine bıraksa da bazı ülkelerde monarşiler hâlâ devam etmektedir. Bu ülkelerin başında da bizim çok büyük bir ayıp ederek kısaca İngiltere dediğimiz ülke vardır.

Evet, ‘’ Çok büyük ayıptır (!)  Koskoca United Kingdom of Great Britain and Nothern İreland’a kısaca İngiltere demek.

Evet, bugün Kanada’dan  Pakistan’a Pakistan’dan Avustralya’ya, Yenizelanda’ya bir çok ülke ( en son on altıya düşmüş ) İngiltere Krallığına bağlı ise, Dünyada 53 devlet hâlâ İngiliz Milletler Topluluğu olarak anılıyor bu topluluğun bir parçası ise  bizim koskoca United Kingdom of Great Britain and Nothern İreland’a kısaca İngiltere dememiz gerçekten de ayıptır(!)

İşte bu İngiltere’nin ( Tam adını yazmak uzun olduğu için kısaca İngiltere diyorum, artık kusuruma bakmasın) hali hazırdaki kraliçesi II. Elizabeth ben dünyaya gelmeden bir sene önce 1953 de Tahta geçmiş.  O gün bu gün ülkenin kraliçesi o.

Kraliçe Elizabeth’in Babası VI. George.

VI. George, ağabeyi VIII. Edward’ın İngiltere tahtından feragat etmesi üzerine kral olmuş 1936 Yılında.

Peki VIII. Edward niçin tahttan feragat etmiş? 

Çünkü Vallis Simpson  adlı bir ABD li kadına aşıktı ancak kadın daha önce iki koca eskittiği ve dahi asil olmadığı için onunla evlenemiyordu.

4 Eylül 1936 da Türkiye’ye gelen VIII. Edward için Mustafa Kemal Atatürk ‘’ Kral, korkarım Lady Simpson için tahtı terkedecek. Kadına ziyadesiyle aşık’’ Demişti ve dediği gibi de oldu.

Laf aramızda  hatunda öyle fazla bir güzellik yoktu ama bu İngiliz milleti  manyaktır biraz.  Prens Charles de piliç gibi Lady Diana varken gitti Allah'ın gudubeti Camilla Parker ile aşna fişne yapmadı mı? Lady Diana da buna bozulup Prens Charles’a boynuzları takmadı mı? ( Resmen Paparazzi oldum ama doğruya doğru.  Öyle değil mi?  Lady Simson gibi bir hatun yüzünden siz olsanız tacı, tahtı terk eder misiniz?)

Evet VIII. Edward’ın çok kısa süren krallığından sonra tahtaVI George,  onun 1952 de ölümü üzerine de 1953 yılında kızı Elizabeth ( Tam adı Elizabeth Alexandra Mary Winsdor ) II. Elizabeth olarak İngiltere tahtına oturdu.  Lakin hatun  bir oturdu bir türlü kalkamıyor o tahttan.  Altmış sekiz senedir oturuyor. Veliaht prens Charles’in saçı, sakalı hatta kıçının kılları ağardı ama anası hâlâ ölmeye niyetli değil ki zavallı veliaht tahta geçsin. Hatta hatun en son olarak kocası Edinburg Dükü Philip’i de öteki aleme gönderdi ama kendisi hâlâ bu alemde.

Bizde en uzun süre padişahlık yapan Sultan Süleyman sadece kırk altı yıl  padişahlık yaptı diye öldükten sonra arkasından ‘’ Dünya Sultan Süleyman’a bile kalmadı’’ Diye laf üretmişiz.  Bir de kraliçe Elizabeth gibi altmış sekiz sene tahtta kalsaydı neler derdik kim bilir? II. Elizabeth, neredeyse Kanuni’nin tüm ömrü kadar saltanat sürmüş ( Kanuni 70 yaşımda vefat etmiş, II. Elizabeth 68 yıldır tahtta ve halen de devam ediyor kraliçeliği.)

Neyse efendim. Hani bizde zaman zaman denir ya ‘’ Bizde de İngiltere'deki gibi sembolik bir sultan olsaydı olmaz mıydı?’’  olurdu olmazdı orasını bilmem ama İngiliz Kraliçesi hiç bir zaman sembolik bir kraliçe olmadı ki.

İngiltere’nin yönetiminde söz sahibi olan unsur parlamentodur. Evet görünürde böyledir; parlamentonun üzerinde bir güç yok gibi görünür ama işin aslı hiç de öyle değildir.

İngiliz Parlamentosunda biri  Avam Kamarası diğeri Lordlar Kamarası olmak üzere iki grup vardır.

Avam kamarası üyelerinin sayısı 650 dir ve bunlar halkın seçimi ile belirlenir.   Lordlar kamarasının sayısı 795 dir.

Lordlar kamarasının  795 üyesinden 681 ini Kraliçe tayin eder. ( Dikkat edilecek olursa Avam Kamarasından daha çok sayıda parlamenteri kraliçe tayin diyor.)  Ayrıca yine Lordlar Kamarasında yer alan 26 ‘’Ruhani Lordlar Grubunu’’ da yine kraliçe tayin eder. Yönetimin köşe başlarında olan insanları kraliçe tayin ettiğine göre kraliçeden sembolik kraliçe diye bahsedilebilir mi?  Bence hayır.

Yahu İngiltere’de başbakan seçilen bir kişi dahi Kraliçe kendisini takdis etmeden göreve başlayamıyorsa  hangi sembolik kraliçelikten bahsediyoruz ki?

Ha unutmadan,

İngiltere Kraliyet tahtında 1917 den bu yana Winsdor hanedanı yer almaktadır ama bu bile komik bir durumdur zira bugünkü  Winsdor Hanedanının adı 1917 den önce Sachen – Coburg und Gotha imiş. Görüldüğü gibi bugün halen Kraliçe II. Elizabeth’in de dahil olduğu sülale aslında Alman kökenli.  Ancak İngiltere, I. Dünya Savaşında Almanya ile savaştığı için İngiliz halkı, başlarında Alman soyundan krallar istemiyor. Bunun üzerine kral V. George ‘’Ne Sachen – Coburg und Gotta’sı yahu  bizim soyumuz Winsdor soyudur.’’ Demiş  ve tekrar İngiliz halkının sempatisini kazanmış.

Winsdor soyu nereden geliyor peki?

Öteden beri İngiliz kral ve kraliçelerinin yaşadıkları sarayın ve çevresinin adı Winsdor. Bunun dışında Winsdor’un özel bir anlamı yok.

Sanırım Kral V. George ‘’ Ulan oğlum sen hangi soydansın? Bak Alman malmansan  hemen tahttan indiririz seni’’ Diye ayaklanan halkı teskin etmek için aklına gelen ilk ismi söylemiş ‘’ Biz Winsdor soyuyuz.  Bizim soyumuz taaa Norman Kralı Kızıl Erik’ten gelir’’ filan demiş olmalı ki  öteden beri erik denen meyveyi özellikle de kızıl eriği çok seven İngiliz halkı ‘’ Haa tamam oldu şimdi.  Madem ki kızıl eriğin soyundansın  madem ki Winsdor sülelesindensin  ben senin sülaleni, yedi göbek soyunu sopunu, cinsini cibilliyetini... (Birileri tutsun beni, aldım gazı gidiyorum)  Evet soyunu sopunu kral olarak kabul ettim. Başım gözüm üstüne ‘’  Demişler.

Hay Allah ya.  Bugün güya size Avrupa'daki halen varlığını devam ettiren on iki krallıktan bahsedecektim.  Daha ilkinde bir ton yazı yazdım.

Eğer sıkılmadıysanız ve ilginizi çektiyse diğer on birini de gelecek bölümlerde anlatabilirim.

( Avrupanın Halen Var Olan Kralları Kraliçeleri Prens Ve Prensesleri--1. Bölüm-- başlıklı yazı Sami Biber tarafından 26.04.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu