BALIKESÝR'DE BÝR KADIN 4

Bugünkü gezime 52 Evler’den baþlýyorum. Bir zamanlar elit insanlarýn oturduðu bu semt köhneleþen evlerin yýkýlmasýyla bir bakýma, deðiþime uðruyor. Bu yapýlaþma sýrasýnda bir parça yeþillik görebilirseniz kendinizi þanslý addedebilirsiniz. Bu muhitin halet-i ruhiyesi oldukça deðiþkendir, sanýrým kendimde de bu hissiyat mevcut.

Bugünkü rotam belirsiz, iç sesim “Ayaklarýn seni nereye götürürse…” diyor. Okula gidip gelenler haricinde çevremde dýþarýya çýkýp oyun oynayan çocuk hiç görmüyorum. “Ah…” diyorum “Ne þanssýz bir dönem… Büyük ihtimalle ellerinde cep telefonuyla ya da enerjilerini atmak için patýr patýr koþup evi altüst ederek vakit geçiriyor olmalýlar. Böyle zamanlarda annelerin sýrtýndan ter akarken bunaldýkça ne çok kez paylamýþlardýr sevimli veletlerini...”

Aheste aheste yürürken hangi sokaða girsem diye düþünüyorum. Bende çözüm biter mi? Hemen iþaret parmaðýmý aðzýma götürüp dudaklarýmý iyice büzüp saða sola hareket ettirerek saymaya baþlýyorum. “Ooo piti piti, karamela sepeti. Terazi, lastik, jimnastik. Biz size geldik bitlendik. Hamama girdik temizlendik. Dik dik dik…” Ýçimden kýs kýs gülerek tekerlemem sayesinde karar verdiðim devlet hastanesi istikametine doðru yürümeye devam ediyorum.

Devlet Su Ýþleri’nin sosyal tesisleri ve lojmanlarý yýkýldý, yeni proje üstünde çalýþmalar devam ediyor. Deðiþimler her zaman çok sancýlý olur, buna binaenaleyh o ölüm havasýndan sýyrýlýp daha canlý, daha kullanýþlý hâle gelecek olmasý beni ziyadesiyle memnun ediyor. Kara yollarýnýn yeþil brandalarýna bakýp yola devam ederken aklýmda deli sorular var. “Acaba” diyorum, “Þehir içinden hastaneler ve okullar uzaklaþtýrýlýrken bu kurum niye hâlâ merkezde yer almakta?” Bu düþünceyi kafamdan atmak istercesine silkiniyorum.

Bazý zamanlar da elektrik direklerine asýlmýþ küçük ilanlar görürüm, çoðunlukla iþ ilanlarýdýr. Zaman zaman da evcil kedisini ve köpeðini kaybedenler baþvurur bu yönteme. Dikkatimi yeni bir ilan (Kezban) çekiyor, resmine bakýyorum, tam bir tüy yumaðý doðrusu, pek de þeker þey... Zavallý kedicik kim bilir nerede? Kediler genelde kolay kolay yaþadýklarý yeri terk etmezler; hatta zorla uzaklaþtýrýldýklarýnda bile kilometrelerce uzakta dahi olsalar evin yolunu bulur dönerler. Acaba bir patisi yaðda bir patisi balda yaþayan bu kedi evini niye terk etti. Sahipleriyle bir sorun mu yaþadý da kapýyý çarptý gitti. Bunun üzerine düþündükçe birdenbire Ýsveç'te, Viking köyü Flake'in güçlü þefi Halvar'ýn zeki ve iyi yürekli oðlu Vicky'nin yaptýðý gibi burnuma iþaret parmaðýmý sürüp ardýndan parmaklarýmý þýklatýyorum. Kesinlikle eþsizlikten delirmiþ ve sokaklara atmýþtýr kendini, sonuçta bahar geldi...

Sallana sallana devam ederken gezime, devlet hastanesine kadar ulaþtým amma velakin yeniden çetrefilli bir düþünce esir aldý beni. Balýkesir halký olarak bu hastane gözden çýkarýlmasýn diye ne çok uðraþmýþtýk. O dönemde martaval haberler dolaþmýþtý kulaktan kulaða. Þimdilerde yeni bir projeyle yenileniyor. Bu yenilenme daha sevindirici gibi geliyor bana. Ayrýca hastanenin giriþinde bir þadýrvan var. Yýlar önce yaptýðým þikâyet dikkate alýndý ve bazý kendini bilmezler tarafýndan yazýlan yazýlar temizlendi.

Nerede kalmýþtým? Okuduðum ve araþtýrdýðým konulardan bazýlarýný bu paragrafta bahsetmiþ olmaktan dolayý beis görmüyorum. Genel olarak yatak sayýsý az olan (100 yataktan düþük) ve çok fazla olan (600 yataktan yüksek) hastanelerin verimlilik açýsýndan sorun yaþadýklarý bilinmekteymiþ. Ortalama 250-300 yatak kapasiteli ve þehrin belirli bölgelerine ulaþýmý kýsa sürede olacak þekilde olan hastaneler en verimli hizmeti vermekteymiþ. “Biz ülkece hep deneme tahtasýna dönmedik mi?” diye kendi kendime cýklýyorum.

Hýzýmý alamýyor, yine küçük bir alýntýyý yazýma ekliyorum. "Sorunlardan birincisi hastanýn eriþimi meselesi. ‘Þehir Hastanesi’ isminde bir ironi var. Adýnda þehir olmasýna karþýlýk, hastaneler genelde þehir dýþýna yapýlýyor. Çünkü þehir içinde böylesine büyük arsa bulmak güç. Bu nedenle þehir hastanelerine ulaþmak için hastanýn hasta hasta epey yol kat etmesi gerekiyor. Ayný yol sorunu hastane içinde de var. Bu kadar büyük kapalý alanda hastanýn bir yerden bir yere gitmesi hayli zor deniliyor. Ayný þey doktorlar için de geçerli. Örneðin, nöbeti sýrasýnda bir doktorun 20 bin adým attýðý saptanmýþ."

Ekþiyen suratýmla oracýkta uzun süre hayallenmeye baþlýyorum... Neyse efendim otobüs duraðýnda oturup soluklandýðým süre boyunca Balýkesir'de bir kadýn baþlýðýyla kaleme aldýðým yazýlarýmýn okuyucularým tarafýndan olumlu ve yüreklendirici yorumlarýný da düþünmeden edemiyorum. Bir kadýn olarak onca sorumluluk arasýnda yazma eylemini bir nebze de olsa kotardýðým düþüncesi beni mutlu ediyor. Bugün de zamaným dört nala koþarcasýna geçti, mamafih eve dönmeliyim.

GÜNEÞ TARTAR BALÝKESÝR'Ý 

Yýkýcý kuþlar bilmez zamanýn azizliðinden kurtulmayý

Umursamazlar þehrin kör kalýþýný ve imgelem dolu göðü anlamaya çalýþmak niyetine girmezler

Eksik yanlarýný dolduramazlar

Þiirsel bir boþluk kalýr içlerinde

Böylece karýncalarýn, arýlarýn hissiyatý dengeler Balýkesir'i

Alýkoymayý hesap eden

Biçimlenmemiþ beyinleri gördükçe sýnýrsýzlaþýr caddeler, parklar, aðaçlar 

Bilinç dýþý öteleyenlere inat

Devingen bir toplum hayali kuran

Þair varlýksal bir onur duyumsar

Prim vermeyen topraða aðrýlý bir halüsinasyon yaðar

Ezilenlerin sesi duyulur 

Anbean kanýtlar kesinleþir

Münafýðý ve arkadan vuranýn ürküntüsü sýrf geceye mi mahsustur

Güneþ tartar Balýkesir'i

Yýkýcý kuþlar bilmez tabularýndan kurtulmayý

H. Çiðdem Deniz