Mutluluğun Formülü Ve Unutulmuş Mutluluk...



SAMİ HOCAMIN ‘’MUTLULUĞUN FORMÜLÜ’’ ŞİİRİNE YAZDIĞIM NAZİRE…

 



Sergüzeşt bir limansın sen, ey unutulmuş mutluluk

Sezilerimden inşa ettiğim de bir cennetin kapısı

İçine girsem bile çıkamadığım

Hayatın ve insanların dolduruşu

Varsın nifak soksunlar kalbimle sevgime

Varsın çığ gibi yığsınlar hasedini

Bense çektiğim hasret ile özdeş

Gördüğüm hangi düş ise sevdiğim ve arkamdan

Vuran hangi kalleş hayal ise

Hatırşinas olmayı için için sevdiğim

Doğamdaki dua

Duamdaki cennet

Ve mutluluk

Mihrabı yerinde bir öğe belki de kırık

Tekeri ile

Sahi umurunda mı düzenin?

Düzeltmeye imtina etmeyenlerin tesellisi

Tecelli edecek o tevafuk ve mucize

Ölümün gölgesinde bile

Severken ve mutlu iken insan

Diğer âlemi de dört gözle beklerken

Belki de için için söylenen kendine:

Sahi, ne âlemmişim ben?

Alametifarikası renklerin

Gök kuşağının da tekelinde iken pembe

Ve mutluluktan pembeleşen yüreğim ve kalemim

Derdest edilmişliğim ne ki vuku bulan umuda

Sevgime de toz konduramaz hani hiç kimse

Peyderpey eksildiğim

Belki de şehrin tabelasında saklı o rakım

Neyse artık yüreğin

Yüzölçümü

Ve izdüşümü mutluluğun

Bazen bir sezi

Bazen bir sisi

Bazense derinden gelen o sesi

İçine çekmekle eş değer

İçre yolculuğun da patenti

Mademki saklı kalemde

Kaile alınmadığı kadar da sevgi

Elbet mutluluğun ruh eşi

Sevgiden öteye de yol yok iken

Ve işte hedefi şaşmadan

İnsan vardı mı da kendine

Varacağı ne ilk ne son durak

Sevgi pekmez tadında

Mutluluk ise bir ırk

Hatta reşit olmamış bir çocuk

Hükmünde

Hükmeden kaderle de yolu kesişti

Mademki insanın

İfa ettiği kadar rengini

Sevi dilinde pembe iken masumiyetin dingin resmi

Şanlı şerefli bir hayata da mahal veren

İnancın ve umudun seyrinde

Tabanları yanan kalem ve sözcükler

Mutluluğun nasıl da ta kendisi

Elbet şairin dilinde

Elbet şiirin hicvinde

Elbette kalesi yıkılsa bile

Kalemdir ederi şairin

Şiire namzet bir hayat

Bazen rüzgârlı bir bayır

Bazen suskun dingin bir nehir

Oysaki ilham gaipten gelen coşkunun ta kendisi

Kimliği değil sevgisi ile yaşamalı insan

Elbet mutluluk insanın içinde saklı

O cenneti

Ayaklar altına seren

Asla da sevgi değil iken resmiyeti sözcüklerin

Hem lades

Hem de pes

Etmeden varsın içinde yaşatsın kodesi

Parmaklıklar arkasından bile gülebilirken

İnsan

Özgürlük elbet ruhun dalgası

Ve de raksı duyguların

Mutluluk ve itibar gören bir nutuk misali

Nüktedan kalbi ile de kanat açtı mı kâinata

Buluştuğu kadar kendi rotası ile

Nutkun tutulduğu yerden de devreye

Girer kalemin hazinesi

Haznesi coşkulu

Havsaladan taşan renklerin uydusu

Ve sessizliğin uğultusu

Sevgiyle pekişen mutluluğu

Baş tacı yapmanın da gururu…


( Mutluluğun Formülü Ve Unutulmuş Mutluluk... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 8.10.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu