
Düşler topla düştüğün yolda
düşünmeden geçen hayatın dik duvarlarına çivi çak ne de olsa çividir çiviyi
sökecek olan.
Yetmedi mi?
Bir kıvılcımla şerh düş yangına
yanıldığın kadar cihan denen devasa yalanda küre ömrü küle dönen yüreği varsın
mimlesinler mil çekili gözlerinde de demlenirken güzellikler ve kasıtsız
sevdiğin kâinatı dilerlerse ipe dizsinler: seni ve rahmeti kovsunlar kapılarından
illa ki cennete açılacak kapıdır seni kurtaracak olan.
Heceler çığırtkan…
Şairse yalıtkan ne de olsa içinden
taşana
Ve şahsına münhasır yaşam
Yas ektiği umut biçtiği cihan
Kök hücresinde varlığının
Köklediği duygularının atağa geçtiği
bir mizansen
Değil de nedir yazdığı?
Yasa hükmünde yürürlükten geçen idam
fermanı
Yas yüklü hicretinde solsa ne ki
Rüzgârın savurduğu sıra dışı bir
çiçek olmanın da meali
Hicvinde ömrün hicret ettiği diğer âlem
Ahvali kök söktüren
Sızan kini ve kiri lanetli dokunuşların
Oysaki şair hep bildi ki:
Okunaklı olmalıydı hayata dair ne
varsa kucakladığı
Bir iklimin seferberliği
İnadına sevgisizliğin elbet sevgidir
her ekin vakti
Kucak açan mazluma
Zemheridir esen rüzgârın ana vatanı
Açan çiçektir yüreğinde şairin
Seven sevecen her yüz her gönül
Hayatı da varsın zindan etsin zalim.
Eşref saati şairin
Esefle yüklendiği bunca derdin
Açacak mı sahi goncası?
Açacak goncada saklı alın teri
Elbet şair sıvadıkça kolunun
Akan sıvası ne ki mabedinin?
Kök hücresinde yenik addedilen şairin
asıl ve asil kimliği
Nasıl ki nasıl ki Rabbi ile hemhal
Sükût dileyen ruhunun haletiruhiyesi
Meczup bir iklim ve beden
İmkânsızı imkân bilen Rahman
Mucizeler beklemede
Dile kolay sonsuzluğun ıslığı varsın
addedilsin
Nasıl ki şair idi ıskalayan mutluluğu
Metruk hecelerden inşa ettiği kozası
Ve de şairin elinde saklı tuttuğu tek
koz:
Nasıl ki sevgi
Kolaçan dahi etmeden arkasını
Sığındığı dağı ve çınarı
Efkârın bitimsiz güftesi ve hasreti
İçre dönük yolculuğunun da her
zerresi
Sadece ve sadece sadık Rabbine yaralı
şair
Semada saklı gizin de peşinde
İlham vaktini bekleyen günün nezdinde
Tek muktedir olan ta ezelden taptığı
Rabbi.