‘’Yağmurun öncesi şiir sonrası gölge
Keder, aşk, Mayıs, Haziran, burası
iyi
Ben bir başkası olup geleceğim burada
bekle
Beni terk et başkasını terk
etme…’’(Alıntı)
Hayli yalın hayli kederli bir Temmuz
güncesi:
Elimden ne mi gelir?
Kaderin cilvesi elbet
Metruk düzende kaydığım zemin
Matemin esintisi değil içime çektiğim
Aşkın son demleri
Sözcükleri yuvarlamak da değil asla
işin tesellisi.
Belki de ışınlanmalıydım bir önceki
yüzyıla
Konuşlandığım milenyum
Sevginin tozlu raflara hitabesi.
Aşkın da soyut bir izlek olduğu
Yoksa ilişkiler hep mi naylon fatura?
Çemkiren, çıldıran
Bir yanda gözyaşı döken mazlumun
ifadesi
Ah, keşke ben de çıksaydım aradan,
Dercesine
Külfeti fazla küfü derinde
Yüzünde gördüğüm o ilk ve son ifade
Neyin nesiydi sahi aşkın ibaresi?
Nazenin b/akışlar
Alfabesi de kayıp aşkın
Semanın meali olsa olsa
Yürekte saklı kıvılcım ve kıvanç
Metazori bir gülümseme t/adında hayat
Ölsem hani, duymaz da ruhu
kimselerin.
Solsam gani gani
Çiçek olmaktan yorgunum, bayım.
Bir katlandığım bir de kotardığım
Seyyah imgeler imiş meğer tek lüksüm
Kulağıma çalınan nice nota
Elbet dolduruşa geldi nice insan
Bir g/izin peşinde
Latife yapmak ise kolaya kaçmak
Mümkünse çatayım kaşlarımı
Yürek ağlarken mümkün mü saklamak
Gözdeki kıvılcımları
Elbet esefle kendime hükmettiğim
Bir beyit daha kaldı madem beride
Yetip yetemeyeceğim asla değil
garanti.
Gün tosbağa
Gönül de dev bir fermuar
Üstelik sessizce sevmiştim ben sizi
Açığa çıkan da değil yüreğin ikramı
Azığa çektiğim bilumum neden
Kifayetsizlikte de üstüme yoktur
hani.