Cumhuriyetin İlanı Ve % 100 Mü, % 47,3 Mü Yoksa % 53 Mü Meselesi
CUMHURİYETİN İLANI VE % 100
MÜ, % 47,3 MÜ YOKSA % 53 MÜ MESELESİ
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 96. Yıldömününde sokağa çıkıp yüz kişiye
Cumhuriyet 29 Ekim 1923 de Milletvekillerinin oy birliği ile mi kabul edildi.’’
Diye bir soru sorsanız alacağınız cevap en az 90- 95 kişiden ‘’Evet ‘’ olacaktır.
Doğrudur. Evet, 29 Ekim 1923 de saat 20.00 de ( Veya 20.30 da) Cumhuriyet, o
anda Türkiye Büyük Millet Meclisinde bulunan bütün milletvekillerinin sadece
bir saat süren( Ya da iki buçuk saat ) bir görüşme sonunda oy birliği ile kabul
edilmiş, cumhuriyetin ilanından on beş dakika sonra yani saatler 20.15 i ( Veya
20.35 i ) gösterirken de Mustafa Kemal Türkiye Cumhuriyetinin ilk Cumhurbaşkanı
seçilmiştir.
Peki kaç milletvekilinin oyu ile ilan edilmiştir Cumhuriyet?
Bu konuda da tüm kaynaklar 158 Millet vekili der. Ancak sadece bir kişi mecliste
159 milletvekili olduğunu ama birinin oylamaya katılmadığını söyler ( Biraz
sonra o kişinin adını yazacağım.) Yani o kişiye göre dahi 158 Milletvekilinin
oyu ile kabul edilmiştir Cumhuriyet. Kısacası 158 rakamı kesindir. Tüm
kaynaklarda aynıdır.
Bir başka soru: 29 Ekim 1923 Tarihi itibariyle Millet vekili sayısı 158 midir?
( veya 159 )
Bu sorunun cevabı ‘’ Hayır’’ dır.
Evet gerçekten de 29 Ekim 1923 Tarihi itibariyle Milletvekili sayısı 158
değildir.
Peki kaçtır?
İşte zurnanın zort dediği yer de burasıdır.
Şimdi yukarıda bahsettiği ismi açıklayayım: Bu isim Atatütk düşmanı olarak
nitelendirilen Mustafa Armağan’dır.
Atatürk düşmanı olarak bilinen Mustafa Armağan’a göre 29 Ekim 1923 de
Milletvekili sayısı 289 dur. Bunlardan 159 u 29 Ekim 1923 de TBMM ye gitmiş,
biri hariç hepsi oylamaya katılmış, 130 Milletvekili ise o gün meclise
gelmemişlerdir. ( Ona göre gelmeleri engellenmiş, ayrıca muhalif oldukları için
hiç haber bile verilmemiştir.)
Yani Mustafa Armağan’a göre Cumhuriyetin ilanı ittifak ile gerçekleştirilmiş
bir olay değil. Ama yine de insaflı davranıp en azından çoğunluğun ‘’Evet ‘’
Dediğini yazmış. Öyle ya 158 Milletvekili ‘’Evet’’ Dediğine göre ve 158, 130
dan fazla olduğuna göre o gün diğer milletvekilleri de oylamaya katılsalardı ve
katılmakla kalmayıp ‘’ Hayır ‘’ Demiş olsalardı bile Cumhuriyet ilan
edilecekti.
Peki bu konuda kendilerini hep Atatürkçü olarak lanse eden Marksistler ne
yazmışlar dersiniz?
Yok yok hemen itiraz etmeyin ‘’Marksistler Atatürkçü değil ki.’’ diye. En
azından Deniz Gezmiş taa 1968 de elinde bayrak ‘ Samsun’dan Ankara’ya Bağımsız
Türkiye İçin Mustafa Kemal Yürüyüşü’’ Yapmış. Yani hem Atatürkçüler hem de
Marksistler...
Neyse konuya dönelim. Evet, Marksistler neler yazmışlar demiştim.
Marksistlere göre Milletvekili sayısı 334 olup oylamaya katılan milletvekili
sayısı 158 dir. Yani 176 Milletvekili oylamaya katılmamıştır ve böylece meclis bırakın
ittifakı, oy çokluğuna bile dayanmayan bir seçimle cumhuriyeti ilan etmiştir. (
Başka neler var neler. Merak eden şu linke bakabilir: https://marksist.org/icerik/Yazar/5748/mobileRedirect
)
Yani efendim Atatürk düşmanı Mustafa Armağan daha
insaflı davranarak ‘’ 130 Milletvekili oylamaya katılmadı’’ Diyerek en azından
Cumhuriyetin çoğunluğun oyu ile ilan edildiğini söylerken Atatürkçü(!)
Marksistler azınlık ( etnik manada değil. ) oylarıyla kabul edildiğini
söylüyorlar.
Peki yine ülkemizde Tarih deyince ilk akla gelen isimlerden biri olan Sinan
Meydan Ne diyor?
Sinan Meydan’ın dediği aynen şu:
29 Ekim 1923
Saat 18.00 da TBMM toplantısı başladı
Tasarı okunduktan sonra oylamaya geçildi. Her Milletvekili oyunu bir kaba attı.
Oylar sayıldı. O gün oylamaya katılan 158 Milletvekilinin tamamı Cumhuriyete
olumlu oy verdi.
.....Cumhuriyet ilan edildiğinde saat 20.30 u gösteriyordu.
Velhasılıkelam Sinan Meydan, Milletvekili tam sayısına hiç dokunmuyor bile.
Peki Türkiye’de 29 Ekim 1923 Tarihi
itibariyle kaç millet vekili vardı? Tam sayı ne kadardı?
İşte bu sayının ne kadar olduğuna dair kesin bir bilgiye maalesef ulaşamadım
ama TBMM nin ikinci Dönem milletvekili sayısına ulaştım. Yani 11 Ağustos 1923 -
2 Ağustos 1927 Tarihleri arasında görev yapan millet vekili sayısı 325 dir.(
Yazı uzamasın diye tek tek isimlerini yazmadım.) Cumhuriyet ilan edildiğinde bu
sayının ne kadarı milletvekiliydi ne kadarı hayatta değildi orasını bilemiyorum
ama her halukarda Marksistlerin ileri sürdükleri 334 rakamı yanlış olduğu gibi
Cumhuriyetin, Meclisin %47.3 sinin oyu ile kabul edildiği iddiası da yanlıştır.
Yanlıştan da öte kasıtlıdır.
Bu 325 Milletvekilin hepsinin de 29 Ekim 1923 Tarihi itibariyle Milletvekili ve
hayatta olduklarını söylemek mümkün olmadığına göre Atatürk düşmanı olarak
nitelenen Mustafa Armağan’ın verdiği 298 rakamı daha gerçekçidir ve yine onun
verdiği rakamlara göre Cumhuriyet, Milletvekili toplam sayısının %53 ünün oyu
ile kabul edilmiştir
Peki o gün yani 29 Ekim 1923 de Mecliste bulunmayan milletvekilleri de meclis
toplantısına katılmış ve oy kullanmış olsalardı ne olurdu?
Kesinlikle Cumhuriyet yine ilan edilirdi. Ancak belki görüşmeler öyle bir ya da
iki saatte bitmez saatlerce hatta günlerce sürer ve Cumhuriyetin ilanı bir kaç
gün sonraya kalabilirdi. Çünkü meclis
toplantısına katılmayanlar içinde Cumhuriyet fikrine karşı olan yok gibiydi.
Nitekim bakın üç çok çok önemli isim Cumhuriyet ve cumhuriyetin ilanı
konusunda neler demişler:
Rauf Orbay: "Bence Cumhuriyet kelimesi
üzerinde mütalaa( görüş alış verişi) münakaşa değildir. Millet
esasen bu idare şeklini hakkedip,zaferiyle temin eylemiştir. Elverirki,meseleler
milletimizce muhakeme edilerek,malum olsun. Bu esaslar baki kaldıkça,isim
değişikliği,hedef ve gayeyi ihlal de tebdil de edemez."
Ali Fuat Cebesoy
:Madde 11'de "Reis-i
Cumhur, lüzum gördükçe Meclise ve Heyeti
Vekile'ye reislik eder" deniyordu.Halbuki devlet
reisi olan bir zatın Meclise ve Heyet-i Vekileye lüzum gördükçe reislik etmesi
( Cumhur başkanının Bakanlar kuruluna gerek gördükçe başkanlık etmesi)
cumhuriyet ve demokrasi esaslarına tamamiyle muhaliftir" [Başkanlık
sistemine ta o zamandan karşı Ali Fuat Cebesoy Paşa ] Önemli olan milletin
egemenliğidir.’’
Kazım Karabekir: ‘’Ferdi veya zümrevi tahakkümler( baskılar) bir
milleti mahv için kafi sebeplerdir. Buna misal isterseniz biz ve bütün Müslüman
hükümetlerdir. Hepsi birer müstebit idarede uyuşmuş kalmışlardır. Milletin
kuvveti,halkın kuvvetidir. Bunun da manası Cumhuriyeti ifade eder.”
Görüldüğü gibi karşı olunan husus Cumhuriyet değil,
Mustafa Kemal’in Cumhuriyeti ilan ederken izlediği yöntemdir ve elbette ki
yönteme karşı olmak ile Cumhuriyete karşı olmak birbirinden çok farklıdır.
Cumhuriyet fikrine aslında Aslında Osmanlı Hanedanı bile karşı değildir.
Nitekim sarayda dünyaya gelen son Osmanlı olan Ertuğrul Osman dahi 1999 da
Gazeteci Güneri Civaoğlu’na verdiği röportajda
Atatürk için ‘’ Her Türk’ün ve benim ona büyük bir borcum vardır.’’
Dedikten sonra Cumhuriyet için de "Bence Türkiye'de Cumhuriyet yönetimi olması
lazım. Karışıklık olduğu zaman birisi çıkıp idareyi ele alması lazım fakat
hanedandan olamaz.’’ Demiştir.
Yazıma ilginizi çekeceğini düşündüğüm kısa bir notla devam edip konuya noktayı
koyacağım.
Bugün yine sokağa çıkıp vatandaşlara ‘’ Mustafa Kemal kaç kez cumhurbaşkanı
seçildi? Kaç oyla cumhurbaşkanı seçildi?’’ Diye sorsak bilenin olacağını
sanmıyorum.
Mustafa Kemal 1923 den sonra 1927 de 335 Milletvekilinin 288 inin; 1931 de 331
Milletvekilinin 299 unun, 1935 yılında 444 Milletvekilinin 386 sının oyu ile
Cumhurbaşkanı seçildi.
Kısacası bugün her ne kadar bazı kesimler bazı kesimleri Cumhuriyet düşmanı
olarak yaftalasa da aslında bu ülkede parmakla gösterilecek sayıdan da az, bir
grup serseri, kendini bilmez, gerizekalı, salak ve vatan haini dışında Cumhuriyete
karşı olan yoktur. Çünkü Atatürk’ün de ifadesiyle: ‘’Cumhuriyet fazilettir.’’
Türk
milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet
idaresidir.
İlelebed payidar kalması ve 50. Yılını görme
şerefine eriştiğim Cumhuriyetimizin 100. Yılını da görmek dileklerimle
milletimin ( Yani Türk Milletinin efendim... Adını yazmayınca bazı beyinsizler
başka bir millet sanıyorlar da... ) Cumhuriyet bayramını can-ı gönülden
kutluyor, kanı ile, teri ile, emeği ile Türkiye Cumhuriyetini kurup bizlere
armağan edenlere, başta Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak
üzere sonsuz minnet ve şükranlarımı arz ediyorum.
(
Cumhuriyetin İlanı Ve % 100 Mü, % 47,3 Mü Yoksa % 53 Mü Meselesi başlıklı yazı
Sami Biber tarafından
28.10.2019 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.