Düşlerimden toplayın beni ve içimin
dağınıklığını mazur görün:
Günyüzü görmemiş şafağın aldatısında
saklı bir kuşum ben
Göğün revnak sessizliğinde saklı bir
kaldırım serçesi misali
İçim her kıyıldığında kıyama durduğum
kadar
Varım ben yokluğun hicazında
Varlığın sökün ettiği yalın bir ömür
Dilemişliğim kadar
Azap dolu bir rüzgâr
Saltanatını süremediğim kadar hayatın
Akacak mürekkep nasıl ki durmuyor
Damarlarımdan da firar eder
En ıssız kelamda kıstırılmışlığım
En melun yalandan soyutlandığım o efkâr
Ne adımı sorun ne yaşımı
Yasımın izdihamında seken yüreğimde
misafir
Münferit bir heceden firar eden
sessizlik denen iklimde serili
Kırmızı bir kilim gibi
Kıyama durduğum bayrağımın şanında
Türküler yaktığım ömrümü de feda
ederim vatan uğruna
Sefil bir nida değil benimki
Bilakis çığlığa dönen bir fısıltı
Arz ettiğim kadar ar bildiğim
Anamın ak sütü kadar helal bir
sevginin
Olur mu hiç kiri?
Elimden akıp giden
Zamanın yosun tutmuş feri
İdam mangam hazır
İdam sehpam da kurulu
Neşreden yeni günün semada saklı izi
Kurum kurum kurumlanan bir kumrudan
da yoktur farkı
Ömrün
Asudeler saklı arka bahçesi
Sözcüklerin lütfuna erişen
Bir semazen misali
Sevk ettiğimse hüzün
Hibeli yüreğin tek marifeti
Varsa yoksa sevgi
Tahakkuk eden faizi ise özlem
Özverimle öznemle tescilli
Bir akit gibi altına serili
İmzam ve nizam ve intizam
Aşkın ebedi sükûneti
Sarmalında ömrün
Safran sarısı bir hayalin meddücezri
Gıyabında hayatın
Galip geldiğim ne ki?
Yaşadığım kadar da gördüm göreli
Yasımda saklı o izafi tekeri
Ha kırık ha kırgın yüreğin soluk
neferi
İhtimamla sevdiğim yetmedi mi?
Onca insanı
Onca zahmeti
Yok sayıp kendimi
Yaraştığım yanaştığım bir makam
Mademki Rabbin Dergâhı
İki cihanda da aziz olmanın
Meali ve bedeli
Sarkıttığım yüreğimin pervazından
Sarmalında aşkın
Dokunulmazlığı kadar da var hani
Erişebildiğim en yüksek rakım
Hecelerin sayıkladığı O İlahi Akım:
Aşk iken tek münferit ve erişilmez
hece
Hele ki yandın mı bir kere
İlahi Ateşin her zerresinde
Savrulduğum ne ki bir ömür boyu?
Savunduğum kadar tek savım
Varsa yoksa İlahi Aşkın yolcusu
Bil mukabil, yalnızlığımın yoldaşı
Nasıl ki kimsesizliğimle örtüştü
yüreğin Fermanı…