Frekans Dünyası

  

Makro kozmosdan mikro kozmosa kadar her şeyin bir frekansı vardır. Yaratılan her şey  bir frekans aralığında bulunur. Evrendeki canlı ve cansız olan her şey ,atomlardan hücrelere kadar frekanslarla titreşir. Bu titreşimler hayatı inceden inceye ama derinden etkiler. Her insanın kendine özgü bir frekansı vardır. Bu, tıpkı parmak izimiz gibi özel ve eşsizdir.

İnsan duyuları, çevresindeki frekansları  algılamada bazen yetersiz kalır. Bu, onların “görünmez” değil, sadece farklı bir düzeyde titreştiğinden kaynaklıdır. “Farklı frekanslarda yaşam” fikri, bilimsel araştırmaların yanı sıra mistik ve spritüel öğretilerde sıkça karşımıza çıkması bu yüzdendir.

Frekans, hücrelerin konuştuğu dildir. Yalnızca maddi/fiziksel şeylerin değil duyguların, düşüncelerin, isteklerin, ilişkilerin, filmlerin, kitapların, olayların ve bilincimizin de bir frekansı vardır. Bunlar, bizim görme sınırımızın dışında  olan titreşimleri ile her an insana nüfuz etmektedir. Çok küçük bir titreşim bile, doğru frekansa denk geldiğinde büyük bir etki oluşturabilmektedir.

İnsanlar Wi-Fi’nin görünmez dalgalarına tereddütsüz inanıyor ama enerjiye, frekansa, titreşime ve insan bedeninin hem alıcı hem verici olduğuna gelince inkâr ediyor. Oysa evrende bulunan her şeyin farklı frekanslarda titreşen enerjiden meydana geldiği artık çoğu bilim insanı tarafından kabul ediliyor.

Enerji, frekans ve titreşim kainatın özüdür. Einstein’ın  “Tanrı zar atmaz”  demesi gibi hiçbir şey tesadüfen olmaz .‘’Frekanslar birbiri ile uyum sağladığı taktirde iletişim meydana gelir. Sizin frekansınıza uyan bir parfümü tekrar koklamak istemeniz veya akustiği size hitap eden bir müziği tekrar dinlemek istemeniz gibi. Günlük hayatta da “frekansımız uyuşmadı” gibi sözlere maruz kalmışsınızdır. 

Bir frekans diğer bir frekansa uyum sağladığı gibi bozulmaya da yol açabilir. Cam bir bardağa belli bir seviyenin üstünde frekans verdiğimizde kırılması veya frekansı bilinen bakteriye, doğru frekansı gönderince yok edilmesi gibi.’’(1)

“İnsan evrenle bağlantı halinde, tek başına yaşamıyor. Evrende bizim bir IP’imiz var o şekilde yaşıyoruz. Hepimiz evrende bir frekansız, dalga boyuyuz ve bu beynimizde madde dünyasıyla mana dünyası arasında bağlantı kuruyor. İnsan ve kâinat aynı şifre ile bir bütünün parçası.’’ diyor Prof. Dr. Nevzat Tarhan. Kuantum biyoloji alanında yapılan çalışalar, canlı organizmaların yalnızca kimyasal değil, frekans ağı üzerinden de işlediğini gösteriyor.

Enerji varsa frekansı olmak zorundadır. ’Her şey enerjidir ve her şey yalnızca bundan ibarettir.. Bu felsefe değildir. Bu fiziktir.’’ diyor Albert Einstein “Eğer evrenin sırlarını bulmak istiyorsanız enerji, frekans ve titreşim konuları üzerine düşünmeniz gerekiyor ‘’ diye ekliyor  Nikola Tesla.

Aynada görünen ya da görüldüğü sanılan beden, enerjinin , frekansların maddeleşmiş halidir. Her şey enerjiden maddeye, maddeden ise enerjiye dönüşür.  Suyun da titreşimleri var, hatta hafızası olduğu dahi kanıtlandı.

Enerji düştükçe fiziksel, duygusal ve ruhsal rahatsızlıklar artarken, yükseldiğinde dengeye kavuşur insan. Konuyla ilgili olarak  geçmişte yapılan birçok  çalışma vardır. ‘’Dr. Royal Rife (1920) frekans jeneratörü’ nü geliştirmiş, değişik frekanslarla bazı kanser hücrelerini ve virüsleri tahrip etmeyi başarmıştır.

Bruce Tainio, 1992 yılında dünyanın ilk ‘biyolojik frekans monitörünü icat etmiş ve insan vücudunun frekansını ölçmüştür. Dr. Robert O. Becker 1998 yılında yayınlanan ‘The Body Electric’ kitabında insan sağlığı teşhisinde beden elektriğinden söz etmiş ve hastalıkların tespitinde elektrik frekanslarının önemine dikkat çekmiştir.’’(2)

Hayatın dengesi bile bir frekans boyutundadır. Sağlıklı bir insan vücudunun 62-68 MHz'lik frekans aralığı var. Hastalık ve rahatsızlıklar 58 MHz'de baş göstermeye başlıyor. Normalde 62-68 MHz olan vücut frekansımızın gripte 57-60 MHz'e, enfeksiyonlarda 50 MHz'e, kanserde ise 42 MHz'e düştüğü, ölümün ise 25 MHz ve aşağısında gerçekleştiği biliniyor.

Frekansımız azaldıkça hastalığa karşı savunmasızlığımız artar, bu nedenle frekansımızı etkileyebilecek bazı farklı faktörleri bilmek önemlidir. Canlandırıcı haberlere veya pozitifliğe odaklanmak, Dua etmek, iyi düşünceler üretmek veya dua almak, şükretmek, içindeki çocukla bağlantıda olmak, dinlenmek, İyi beslenmek, bol su tüketmek, temiz hava ve yüksek frekanslı esansiyel yağların kullanılması frekansını yükseltebilecek eylemlerden bazılarıdır.

Çokça kahve içmek, asidik diyetler gibi sağlıksız gıda seçimleri ile, hareketsiz yaşam tarzı, uyku eksikliği ve olumsuz duygular, stres, kronik kaygılar hissetmek veya bunlara maruz kalmak ise frekansını düşürebilecek bilecek eylemlerdir.

İnanç gerçekliğini doğurur. Birinin sana farklı başkasına farklı davranmasının nedeni; sende kesişen frekansla ilgilidir. Değersiz hissettikçe değer görmez, yoksul hissettikçe yoksullaşır, korktukça korkularını yaşar, olumsuz duyguda kaldıkça o duygu çoğalır ve o frekanstaki olay ve kişileri kendine çekerler.. “Üzüm üzüme baka baka kararır” sözü de frekansların birbirini etkilemesine örnektir. (3)

Frekanslar, eski kültürlerden modern tıbba kadar uzanan geniş bir yelpazede, bireylerin fiziksel ve ruhsal sağlıklarını iyileştirmelerine etki eder. Bu nedenle insan, kendi enerjisi ve frekansı ile içinde bulunduğu evrende benzer titreşimlerle bir araya gelmek zorundadır. Tıpkı sazın doğru notaları çalabilmesi için akort edilmesi gibi, insanın da orijinal performansına dönebilmesinin yolu  doğru frekanslara dokumaktan da geçmektedir.

 

1)       kalemlik.yildizik.org / Gamze Karakuş

2)       kosuyolurezonans.com / Selin Kul

3)       goncakubat.com / Gonca Kubat

 

( Frekans Dünyası başlıklı yazı AYDIN UZKAN tarafından 15.11.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu