FAİZ VE ALIŞ VERİŞ İLE İLGİLİ KONULAR
(105) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Köpeğin satış bedeli helal değildir!” (Ebu Davud 3484, Nesei 4304, Albânî Sahîhu’l-Cami’ 7640)
(106) Ebu Mes’ud el-Ensarî (Radiyallahu Anh) şöyle tahdis etti:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) köpeğin ücretini yasakladı!
(Buhari
2070, Müslim 1567/39, Ebu Davud 3428, Nesei 4303, 4680, Tirmizi 1291, İbni Mace
2159, İbnu’l-Carud 581, İbni Hazm 9/10, Beyhaki 6/126, Begavi 2037, Ahmed bin
Hanbel Müsned 4/118, 120)
(107) Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) köpeğin satış bedelini yasakladı ve:
"Eğer bir kimse köpeğin satış bedelini talep etmek için gelirse, o kimsenin elini toprakla doldur!’ buyurdu.” (Ebu Davud 3482)
(108) Rafi bin Hadic (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den işittim:
‘Kazancın en şerlisi; köpeğin satış ücretidir! Köpeğin
ücreti habistir!’ buyuruyordu.”
(Müslim
1568/40, Nesei 4305, İbni Hibban 5153, Tayalisi 966 Tabarani Mucemu’l-Kebir
4261, 4263)
(109) Ebu’z-Zubeyr (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Cabir (Radiyallahu Anh)’a köpek ve kedinin satış bedelini sordum?
Cabir (Radiyallahu Anh):
−Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bunu men etti! dedi.”
(Müslim
1569/42, Ebu Davud 3480, Tirmizi 1295, İbni Mace 2161, Ahmed bin Hanbel Müsned
3/349)
(110) Haşen es-Sanânî şöyle dedi:
Ruveyfi’ bin Sabit el-Ensarî (Radiyallahu Anh) bizin aramızda hatip olarak ayağa
kalktı ve şöyle dedi:
−Ben size sadece Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den Huneyn günü işittiğim şeyleri
söylüyorum.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−"Allah’a ve ahiret gününe iman eden bir kişiye,
taksim oluncaya kadar ganimet malını satması helal olmaz!’ buyurdu.”
(Ebu
Davud 2158, Beyhaki 7/449, Ahmed bin Hanbel Müsned 4/108, Albânî İrvau’l-Ğalil
Fi Tahrici Ehadisi Menari’s-Sebil 2138)
(111) Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Hayber’in fethedildiği günü ganimet
malları taksim edilinceye kadar satılmasını yasakladı!”
(Hakim
2/137/2611, Albânî İrvau’l-Ğalil Fi Tahrici Ehadisi Menari’s-Sebil 5/141)
(112) Tavus (Rahmetullahi Aleyh), Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma)’dan şöyle dediğini rivayet etti:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kişiyi satın aldığı erzakı tamamen
teslim alıncaya kadar başka bir müşteriye satmaktan yasakladı!
Ben, Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma)’ya:
−O yasak nasıldır? dedim.
Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma):
−Müşterinin satın aldığı erzakı kabzedip
taşımadan başkasına satması, parayı para ile satmaktır! Çünkü satın alınmış
olan erzakın teslimi geri bırakılmıştır! dedi.”
(Buhari
1968, Müslim 1525/31, Ebu Avane 4985, Ebu Davud 3496)
Musâkât: “Sikaye kelimesinden türeme bir sözcüktür.
Anlamı ise, su ile ilgili Alış Veriş ve muameleleri ilgilendiren şeylerdir.
Genelde kullanıldığı:
Bir şahsın, bahçesindeki ağaçları, onların
meyvesinin bir kısmını bedel onlara bakması, sulaması aşılaması için bir kişiye
vermesidir. Yahut tarla sahibinin tarlasını onun mahsulünden belirli bir
kısmını bedel oraya bakması ve orada çalışması için bir kişiye vermesidir.
Musâkât bu manada muzaraa, muhabara ve muhakale manalarına gelmektedir. Bu
muamelelerin delilleri ve izahı, Muzaratla ilgili baplarda gelecektir.
Dolayısıyla biz bu bapta suyun alım ve satımı ile ilgili hadisleri ve izahını
yaptık.”
(113) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Suyun fazla olanını men etmeyin! Bu men ile çayır çimenin fazla olmasını men etmiş olursunuz!” (Buhari 2183, Müslim 1566/37, Malik 2/744/29, Ebu Davud 3473, Tirmizi 1288, İbni Mace 2478, İbnu’l-Carud 596, İbni Hibban 4954, Humeydi 1124, Ahmed bin Hanbel Müsned2/309, 372)
(114) Cabir bin Abdullah (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) suyun fazlasını satmayı yasakladı!”
(Müslim
1565/34, Ebu Davud 3478, Nesei 4674, Tirmizi 1287, İbni Mace 2477, İbnu’l-Carud
595, İbni Hibban 4953, Hakim2/44, 61, Beyhaki 6/15)
(115) Osman bin Affan (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Herkim Rume kuyusunu satın alır ve o kuyudaki
kovasının hakkı Müslümanların kovasının hakkı gibi olursa onun için cennet
vardır.”
Bunun üzerine Osman (Radiyallahu Anh) o kuyuyu satın aldı.”
(Buhari
Talikan 2180, Tirmizi, Ahmed bin Hanbel Müsned 555)
(116) Ebu Mes’ud el-Ensarî (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) fahişenin kazancını... yasakladı!
(Buhari
2070, Müslim 1567/39, Ebu Davud 3428, Nesei 4303, 4680, Tirmizi 1291, İbni Mace
2159, İbnu’l-Carud 581, İbni Hazm 9/10, Beyhaki 6/126, Begavi 2037, Ahmed bin
Hanbel Müsned 4/118, 120)
(117) Rafi bin Hadic (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den işittim şöyle buyuruyordu:
“Kazancın en şerlisi; fahişenin kazancı... fahişenin kazancı habistir!” (Müslim 1568/40, Nesei 4305, İbni Hibban 5153, Tayalisi 966, Tabarani Mucemu’l-Kebir 4261, 4263)
(118) Ebu Umame (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şarkıcı kadınların satılmasını,
satın alınmasını, kazançlarını ve kazanç bedellerinin yenmesini yasakladı!”
(İbni
Mace 2168, Tirmizi 1298, Humeydi 910, Ahmed bin Hanbel Müsned 22231, Albânî
Silsiletu’l-Ehâdîsi’s-Sahîha 6/1016)
(119) Ebu Umame (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Şarkıcı cariyeleri satmayın; onları satın almayın;
onlara şarkıcılığı öğretmeyin! O kadınlar üzerinde yapılan alış verişte hayır
yoktur ve onların kazancı haramdır!”
Ebu Umame (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Lokman Suresi 6. ayet bunun gibisi için indi.”
Allâh Subhânehu ve Teâlâ, şöyle buyurmaktadır:
“İnsanlardan öylesi var ki; bilgisizce
(insanları) Allah’ın yolundan saptırmak ve sonra onunla alay etmek için, boş
sözü satın alırlar! Onlar için alçaltıcı bir azap vardır!” (Lokmân: 31 /6)
(Tirmizi
1298, Taberani Mucemu’l-Kebir 8/7749, 7805, 7825, 7855, 7861, 7862, Beyhaki
11055, Albânî Silsiletu’l-Ehâdîsi’s-Sahîha 6/1016)
(120) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) cariyelerin kazancını yasakladı!”
(Buhari
2109, Ebu Davud 3425, Darimi 2/272/2623, İbnu’l-Carud 587, İbni Hibban 5158,
Tayalisi 2520, Ebu Nuaym Hilye 7/101, Beyhaki 6/126, Ahmed bin Hanbel Müsned
2/287)
(121) Cabir (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) faiz yiyene, yedirene, faiz muamelesini
yazan kimseye ve bu muamelenin şahidlerine lanet etti ve şöyle buyurdu:
“Onlar günahta eşittir.” (Müslim 1598/106, Ebu Yağla 1849, İbnu’l-Carud 646, Beyhaki 5/275, Begavi 2054, Ahmed bin Hanbel Müsned 1/393, 3/304, Tayalisi 343, İbni Hibban Mevarid 1112)
(122) Ebu Mes’ud el-Ensarî (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kahinlik ücretini yasakladı!”
(Buhari
2070, Müslim 1567/39, Ebu Davud 3428, Nesei 4303, 4680, Tirmizi 1291, İbni Mace
2159, İbnu’l-Carud 581, İbni Hazm 9/10, Beyhaki 6/126, Begavi 2037, Ahmed bin
Hanbel Müsned 4/118, 120)
(123) Allâh Subhânehu ve Teâlâ, şöyle buyurmaktadır:
“Ey müminler! Şarap, kumar, dikili taş (put)lar şans okları, şeytanın işi birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan, şarap ve kumar ile aranıza düşmanlık, kin sokmak, sizi Allah’ı anmaktan ve namaz kılmaktan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz değil mi!?” (Mâide: 5 / 90, 91)
(124) Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Şüphesiz ki, Allah size, içkiyi kumarı ve tavlayı yasakladı!” (Ahmed bin Hanbel Müsned 2625, Tabarani Mucemu’l-Kebir 12601, Albânî Silsiletu’l-Ehâdîsi’s-Sahîha 1708, Albânî Mişkat 4503)
(125) Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) damızlık erkek hayvana dişi hayvanı
dölletme ücretini yasakladı!”
(Buhari
2110, Ebu Davud 3429, Nesei 4685, Tirmizi 1289, İbnu’l-Carud 582)
(126) Rafi bin Hadic (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den işittim şöyle buyuruyordu:
“Kazancın en şerlisi; hacamat yapanın kazancıdır! Hacamat yapanın kazancı habistir!” (Müslim 1568/40, Nesei 4305, İbni Hibban 5153, Tayalisi 966, Tabarani Mucemu’l-Kebir 4261, 4263)
(127) Muhayyısa şöyle dedi:
“Kendisi Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den hacamat yapma ücreti almak için izin
istedi. Rasulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem) onu
yasakladı! Muhayyısa Rasulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem)’e
muhtaç olduğunu zikredip bunu sormaya ve bu hususta izin istemeyi terk etmedi.
Nihayet Rasulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem) Muhayyısa’ya
hacamattan elde ettiği kazancı, kendisinin yememesini su çeken devesine ve
kölesine yedirmesini emretti.”
(Malik
2/974/28, Ebu Davud 3422, Tirmizi 1277, İbni Mace 2166, Ahmed bin Hanbel Müsned
5/435, Albânî Silsiletu’l-Ehâdîsi’s-Sahîha 1400)
(128) Ubade bin Samit (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Suffe ehlinden bir takım insanlara yazı
yazmayı ve Kur’an okumayı öğrettim. Onlardan bir şahıs bana ok atmak için bir
yay hediye etti. Ben içimden, bu bir mal değildir. Onunla Allah yolunda ok
atarım; Rasulullah(Sallallahu
Aleyhi ve Sellem)’egideyim
bunu ona sorayım dedim.
Müteakiben Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e geldim ve:
−Ya Rasulallah! Kendilerine yazı ve Kur’an
öğrettiğim kimselerden bir şahıs bana bir yay hediye etti. Bu bir mal değildir
bununla Allah’ın yolunda ok atarım dedim.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
−“Onun sebebiyle ateşten bir halka ile halka takınmak ve sevinmek istersen onu kabul et.” (Ebu Davud 3416, İbni Mace 2157,Hakim 2/41, Beyhaki 6/125/11681, Albânî Silsiletu’l-Ehâdîsi’s-Sahîha 256)
(129) Ubeyy bin Ka’b (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Bir adama Kur’an öğrettim. O da bana, bir
yay hediye etti. Ben bunu Rasulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem)’e
zikrettim.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
−“Eğer o yayı alırsan ateşten bir yay alırsın!”
Ben de onu geri iade ettim.
(İbni
Mace 2158, Beyhaki 6/126/11684, Albânî İrvau’l-Ğalil Fi Tahrici Ehadisi
Menari’s-Sebil 1493)
(130) Ebu’d-Derda (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Herkim Kur’an talimine karşı ücret olarak bir yay alırsa, Allah ateşten bir yayı ona gerdanlık yapar!” (Beyhaki 6/126/11685, Albânî Silsiletu’l-Ehâdîsi’s-Sahîha 256)
(131) Ebu Haşim dedi ki:
“İbrahim en-Nahâî, ölü ardından ağıt
yakıcı kadınların ücretini... kerih görürdü!”
(İbni Ebi
Şeybe 5/255/3, Buhari 2109)
(132) Allâh Subhânehu ve Teâlâ, şöyle buyurmaktadır:
“Ey iman edenler! Allah’tan korkun! Eğer mü’minler iseniz faizden geri kalan kısmı bırakın! Eğer böyle yapmazsanız, Allah ve Rasulü ile harbe girdiğinizi bilin! Tevbe ederseniz, ana malınız sizindir. Ne haksızlık edersiniz, ne de haksızlığa uğratılırsınız.” (Bakara: 2 / 278, 279)
(133) Süleyman bin Amr bin el-Ahvas babasından
rivayet ederek şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i veda haccında işittim şöyle
buyuruyordu:
“Dikkat edin, cahiliye faizlerinden her faiz iptal edilmiştir! Size mallarınızın aslını almak vardır, bu şekilde ne zulüm eder ne de zulme uğratılırsınız...” (Ebu Davud 3334, Tirmizi 3087, İbni Mace 3055, Albânî İrvau’l-Ğalil Fi Tahrici Ehadisi Menari’s-Sebil 5/279)
(134) Cabir (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Cahiliye faizi de kaldırılmıştır. Faizlerimizden ilk kaldırdığım faiz Abdulmuttalib bin Abbas’ın faizidir. O tamamıyla geçersiz kılınmıştır” (Müslim 1218/147, Ebu Davud 1905, Nesei 2711, İbnu’l-Carud 465, İbni Mace 3074, İbni Hibban 3944, Ahmed bin Hanbel Müsned 14447)
(135) Abdullah ibni Mes’ud (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Faiz yetmiş üç baptır. Onların günah cihetinden en hafifi, kişinin annesi ile zina etmesi gibidir. Bilin ki, faizin en şiddetlisi Müslüman kişinin ırzıdır!” (Hakim 2259, İbni Mace 2274, İbnu’l-Carud 647, Albânî Sahîhu’l-Cami’ 3539)
(136) Cabir (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) faiz yiyene, yedirene, faiz
muamelesini yazan kimseye ve bu muamelenin şahidlerine lanet etti! ve şöyle
buyurdu:
“Onlar günahta eşittir!” (Müslim 1598/106, Ebu Ya’la 1849, İbnu’l-Carud 646, Beyhaki 5/275, Begavi 2054, Ahmed bin Hanbel Müsned 1/393, 3/304, Tayalisi 343, İbni Hibban Mevarid 1112)
(137) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Helak edici yedi şeyden uzak durunuz!”
Sahabeler:
−Ya Rasulallah! Onlar nelerdir? dediler.
Rasulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu:
1) “Allah’a şirk koşmak,
2) Sihir yapmak,
3) Haklı olmanın dışında Allah’ın haram kıldığı nefsi
öldürmek,
4) Faiz yemek,
5) Yetimin malını yemek,
6) Düşmanla karşı karşıya iken savaştan kaçmak ve
7) Zinadan korunmuş saf mü’min kadınlara zina
iftirasında bulunmaktır!”
(Buhari
2615, Müslim 89/145, Ebu Davud 2874, Nesei 3673, Albânî İrvau’l-Ğalil Fi
Tahrici Ehadisi Menari’s-Sebil 1335)
(138) Abdullah ibni Mes’ud (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Faiz yetmiş üç baptır. Onların günah cihetinden en hafifi, kişinin annesi ile zina etmesi gibidir. Bilin ki, faizin en şiddetlisi Müslüman kişinin ırzıdır!” (Hakim 2259, İbni Mace 2274, İbnu’l-Carud 647, Albânî Sahîhu’l-Cami’ 3539)
(139) Usame bin Zeyd (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Faiz ancak veresiye Alış Veriştedir.” (Nesei 4594, Ebu Avane 5426)
(140) Süfyan bin Mut’im şöyle dedi:
“Benim bir ortağım, çarşıda ödenmesi
veresiye gümüş para sattı.
Ben buna hayret edip:
−Subhanallah! Bu satış doğru olur mu?
dedim.
Ortağım da:
−Subhanallah! Vallahi ben bu gümüş
paraları çarşıda sattım da hiç kimse beni ayıplamadı! dedi.
Bunun üzerine ben Berâ bin Azib (Radiyallahu Anh)’a sordum.
Berâ (Radiyallahu Anh):
−Biz bu şekilde alış veriş yapıyorken,
Nebi (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem) Medine’ye
geldi ve şöyle buyurdu:
−“Elden ele peşin olursa bunda bir beis yoktur.
Veresiye olanına gelince, o doğru olmaz!”
Sen Zeyd bin Erkam (Radiyallahu Anh)’a git ve bunu ona da sor! Çünkü o,
ticaretçe en büyüğümüz idi dedi. Bunun üzerine ben de bunu Zeyd bin Erkam (Radiyallahu Anh)’a sordum. O da Berâ (Radiyallahu Anh)’ın söylediğinin aynısı söyledi...
(Buhari
3699, Müslim 1589/86, Nesei 4589)
(141) Malik bin Evs’in haber verdiğine göre:
Kendisi yüz dinarı sarf edecek gümüş
dirhemle bozacak birini talep etmiştir. Müteakiben Talha bin Ubeydullah (Radiyallahu Anh) beni çağırdı ve birbirimizle
pazarlık ettik. Nihayet benden yüz dinarı bozmak için alıp, altını elinin
içinde evirip çevirmeye başladı.
Sonra da:
−Hazinecim ormandan gelene kadar bekle
dedi. Ömer (Radiyallahu Anh) onları dinliyordu.
Bunun üzerine Ömer (Radiyallahu Anh):
−Hayır, vallahi sen gümüşleri Talha’dan
almadan ondan ayrılmayacaksın!
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
−“Altını altın karşılığında satmak faizdir, ancak al ver diye peşin olması bundan müstesnadır! Buğdayı buğdayla satmak faizdir, ancak al ver diye peşin olması müstesnadır! Arpayı arpayla satmak faizdir, ancak al ver diye peşin olması müstesnadır! Hurmayı hurmayla satmak faizdir, ancak al ver diye peşin olması müstesnadır!” (Buhari 1998, Malik 2/636, 637, Ebu Davud 3348, Abdurrezzak 14541, Begavi 2057)
Polat Akyol.
KAYNAK:
KUR’AN VE SAHİH SÜNNET