Deneme / Hayata Dair Denemeler

Eklenme Tarihi : 1.03.2025
Okunma Sayısı : 429
Yorum Sayısı : 3
Günün Yazısı

Bu Yazı 3.03.2025 tarihinde
GÜNÜN YAZISI
olarak seçilmiştir.
Altın Üyelik Başvurusu Altın Üyelik Avantajları
Bugün Doğanlar
hilal-kilinckadriye-gultemel-erdenesra-turknihal-polatMr_izmirAdamVedat Aslanhacı44NightFurybeyzabozok4bozokbeyzaSakinAteşGMAYAleprenözHasan40Burakteyze®oguz-kaan-karpuz
Doğum gününüz kutlu olsun
İ F Ş A  K Ü L T Ü R Ü

Tarihin hemen her döneminde görülse de, günümüzde daha fazla ete kemiğe bürünen bir ifşa rüzgarı ile muhatabız. Gösteri toplumu, gözetim toplumu, şeffaflık toplumu gibi kurguların her biri, ifşanın denen ahtapotun diğer kollarından ibaret.

Sosyolojik bir perspektiften bakıldığında ifşa, güç dağılımını sorgulayan, düzeni bozan veya ‘’Kim kimi nasıl dinledi, hangi köstebek hangi yapıya nasıl sızdı ‘’ gibi sorularla toplumda belirli değişimi yaratmayı amaçlayan bir eylem çeşidi. Öyle ki bazı ifşalar, MeToo gibi toplumsal hareketlerin tetikleyicisi olabiliyor.

İfşa aynı zamanda örtülü bir ideoloji. Onun da bütün ideolojiler gibi mistik hale getirilmiş ve mutlaklaştırılmış öznel dayanakları bulunuyor. Bunlara dayanarak olumlulaştırılan ifşa, dijital ağlar da adeta bir pazarı andırıyor.

İnsanların  en özel , en gizli  yanlarına erişip rızaları olmadan açıklamak artık bir kültüre dönüşmüş. Üstelik şeffaflık etiketiyle sunulan bu mahrem bilgiler, ifşa edildikçe olumlanan bir tüketim nesnesi haline gelmiş durumda. Bu sosyal pratik  tüm platformlarda en gözde eylem olarak alkışlanmakta.

Hesap sorma, öç alma , linç ,komplo yada adaleti sağlama gibi hedeflerle yapılsa da , arka planında her türlü mahremiyete tecavüzün izlerini taşımakta. Aşağılama aracı olarak ifşalar, psikolojik alarak yıpratma, itibarsızlaştırma, sosyal statüsünü zedeleme ile bir nevi toplumsal denetim ve kontrolsüz cezalandırma işlevi görüyor.

Birilerine saldırarak kendini aklamanın, başkalarının günahıyla aziz olunmanın ruhuyla yapılan ifşalar, tıpkı şeytan taşlamanın, insana indirgenmesine benziyor. 

İşler kötü gittiğinde başlayan ifşalar, doping yaparak rakiplerine üstünlük sağlamaya çalışan sporcular misali , centilmenliği ve mertliği öksüz bırakıyor .

Hep ötekini değil bazen de kendimizi de farkında olmadan ifşa ediyoruz. Mırıldadığımız bir şarkıda, okuduğumuz bir kitapta, kullandığımız aksesuarlarda, dövmede, giydiğimiz kıyafetlerde ve beden dilimizde ifşamız  bas bas bağırıyor.

Sosyal ilişkilerde, kendi hakkındaki bilgileri ifşa ettikçe diğerinin de empati ve ifşa gibi benzeri bir kendini açma ile karşılık vereceği bekleniyor. Oysa ki uygunsuz ve zamansız kendini ifşa etme, utandırmaya ve potansiyel olarak ilişkilere zarar vermeye yol açabiliyor.

Dijitalleşmenin yaygınlaşması ve bireylerin hesap verilebilirlik kaygısı olmadan sahte hesaplarla her tür özel bilgi ve belgeleri yayabilmesi , ifşa kültürüne çok ciddi ivmeler kazandırıyor. Takipçi kazanmak ve görünürlüğü arttırtmak adına yapılan ifşa nesnelerinin, dijital çağda kolayca sahtelerinin üretilmesi de , vahametin diğer boyutu.

İfşa kültüründe, doğrulanmamış bilgilerle yapılan suçlamalar ve yargısız infazlar, adaletin sağlanmasını zedelerken,  toplumsal yapıların da zedelenmesine neden olmakta.

İfşa toplumunda görmek ve göstermek üzerine gerçekleşen eylemler, görmenin ve göstermenin aynı göbek bağından etkilendiği yeni toplum biçimleri üretiyor.

Modernitenin gelişmesinde önemli yer tutan ifşanın ve teşhirin dijital  ortamlarda aldığı seyirlik haller, toplumu baştan sona biçimlendirmesine yol açıyor. Her ifşa, insanların her şeyi görme/gösterme duygusunun tetiklemesiyle daha da zirvelere taşınıyor.

Tecessüs ikliminde büyüyenler, kendini ve  ötekini her şartta ifşa etmenin meşruluğuna cevaz arıyor. İfşa kültürünün  nemalarına kendini kaptıran toplum, bunun bedelini çok ağır ödüyor. Zira, at izinin it izine karıştığı bu ifşa çağında ,kimse güvende değil !

.

.

.


( İ F Ş A K Ü L T Ü R Ü başlıklı yazı AYDIN UZKAN tarafından 1.03.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu