Hacivat Karagöz İftar da-2-
İftar topu atılınca orucu açmaya
başladılar. Karagöz alelacele atıştırmaya başlayınca Hacivat dayanmayarak.
-Karagözüm yavaş ye boğulacaksın
önünde alan kimse yok!
Karagöz ağzındaki lokmalar
sebebiyle boğulurcasına anlaşılmaz bir şekilde homurdandı.
-Tamam, konuşma, lokmaların bitince
konuşursun. Az önce bana ders vermeye kalkan sen Mektebül hayatta, yemek sofra
abadını almayı unutmuşsun. İnsan az edepli olur küçük lokmalarla yemeğini yer.
-Ben Mektebül hayatta okudum ve
mezun oldum.
-Sen Mektebül hayatın arka
kapısından çıkmışsın hatta kaçmışsın.
-Sen nereden bilirsin ki?
-Ben Mektebül şahaneyi gönül
babında bakışanları bitirdim mezun oldum en iyi dereceden.
-Tamam, seninle şimdi tartışmaya
giremem, karnım çok doydu şiştim…
-Haydi, atışalım, dersini vereyim
senin.
İki cümlenden birisi kargaşa telaş
getirir
Sanma böyle şaka ile gönlüme neşe
getirir
Kıçına tekme atmak gerek dostumsun
Her iki yanağında tokat atmak gerekir
-Vay demek ki şimdi böyle oldu. Al
sana o zaman
Oflamış puflamış durumdasın
patlayacaksın
Neden bu kadar sinirlisin sinirini
aldıracaksın
Bu sinir seni alır götürür mezara
anlayacaksın
Tüm sinirlerini almak gerekir yoksa
yıkacaksın
-Peki, al o zaman.
Karnına ağrı girmiş gibi
kıvranırsın
Kıvranmana gerek yok hep
sancılanırsın
Bu yiğit susar mı karşına ne
sanıyorsun
Bir daha edepsizlik yapma sakın
seni yıkarım
-İstersen birde sabunla kese yap
tertemiz olurum.
-Yıkmadık perdeyi eylemedik viran,
Ramazanınız mübarek olsun her an, sürçü lisan ettik ise af ola mutluluklar hep
sizinle ola.
Mehmet Aluç