Sadra şifa
Her insan bir yolun havarisi
Unutmaktan bıkmış ama hatırlamaya aç
Kaynayan karanlığın buğusunda
Dehşete dolambaç
Sevginin halifesidir adalet
Dağılır kalpten kürreye
Dengelenir dil-i şeydaların aksak nidaları
İnşirah siner her zerreye
Kırık aynada kırk olur suret
Yürümeye tok koşmaya iştahsız atlar misali
İçindeki kuyuları taşlamaktan yorulur insan
Ve aklın çarmıhına asılır gayret
Başlar dil tutulması
Erken kapanan parantezlerin keffaretini öder şüpheler
Elem yıkar alemin yıkamadığını
Ve bekleyişin gözlerini ilikler veçheler
Dikliğin tefe konduğu
Aykırı mahzenlerde tecvitsiz okunur zıtlığın kitabı
İncitir gırtlakta büyüyen inceltmesiz harfler
Biter iç sesin hitabı
Sefil bir uzlette
Alevin diline üşüşür damlalar
Serinlik vermez gururun endamlı yelpazesi
Ve maviden bozma düşlere dokunur
Kronik kırgınlığın busesi
Ürpertisiz
Solgun zamanın en gizli tonunda
İmgelerle bilenir şiirin kılıcı
Kestikçe kan oturur dalına asi olmuş yaprağa
Filizine don vurur ıssızdaki zambağın
Ve cennet sözlüğünden düşer toprağa
Hep mağluptur neden savaştığını bilmeyen
Saklanmayanda saklıdır gerçeği
Ansızın batıdan doğar şems
Ve bir düş yanığı kuşatır son çiçeği
...