Olasılıklar Zincirinde Az Gezinelim mi?

 

Dedim dama çıkıp damdan dama atlayam

Yârin yanına varam yanağında buseler alam

Atlarken damdan dama düştüm ayağımı kırdım

Nazlı yârim gelsin doktora değil yaramı ona sardıram

 

Anne babamdan yetim bir ton fırça

Sevdiğimi ne olur birisi yanıma çağırsa

Yanımda otursa ne olur yarama az dokunsa

Nazlı yârim gelsin doktora değil yaramı ona sardıram

 

 

Diyelim ki şiirim veya bir diğer şair kardeşimin fark etmez bence çok güzel duygu his bakımından muhteşem betimleme eh idare eder, lakin serbest değil son dizelerin kafiyeleri birbiriyle uyumlu lakin hece şiiri de değil! Bu şiir ne hece diye ne de serbest diye neden seçilmez? Sadece geride görünmeden günün şiiri seçilir…? Şimdi geri de seçilen bu şiir, ana sayfada seçilse ne olur acaba? Olasılıklar zincirini az irdeleyelim.

A-Site anında çökebilir!


B-Oskar adaylığına uygunluğu uygun değil.


C-Kalıplara uymayan şair ve şiir, kalıpsız bir şekilde sırıtmaktadır.


D-Şair ben kalıplara sığmam kemiklerim iridir, beni kalıplara sokarak kalıbımı değiştirmenize izin vermem diyerek, genel greve gitmesi bizi ilgilendirmez.


D-Edebiyat dünyasında küçük düşürülürüz bu bizi, duraklarda durmayan şair şiir ile bizi dinlememekte ve bu agresif haliyle, günün şiiri seçmemiz için bizi yönlendirmeye çalışması ve bizimde onu kalıplara sığması için yönlendirmemiz arasındaki farkı siz bulun!


E-Bunu enine boyuna tartışarak düşünmemiz gerekir ki, kalıpların kalıplarından kırılmayı seçmemekte olması nedeniyle bu uygun değildir.


F-Fazla söze gerek yok ne diyorsak odur. Fazla irdelemeye gerek yok, irdelenirse kalıpları kırmış oluruz, kalıplara şekillere uymak gerekir.


G- Genel itibarıyla Avrupa’ya uymak gerekir mesela Mansur şiir olsa olurdu. Mansur şiir nedir derseniz”

MENSUR ŞİİR VE ÖRNEĞİ

19. yüzyılın yarısında Fransa'da doğmuştur. Fransız edebiyatı şairlerinden C. Baudlaire ve S.  Mallerme'in mensur şiirleri vardır. Türk Edebiyatında Şinasi'nin Fransız edebiyatından yaptığı çeviriler, mensur şiirin ilk örnekleridir. Mehmet Rauf'un "Siyah İnciler"i, Yakup Kadri'nin "Okun Ucunda, Erenlerin Bağından" adlı yapıtları mensur şiir türünden ürünlerdir.

Mensur şiirle şiirin farklı yönleri de vardır. Mensur şiirde vezin (ölçü), kafiye, dize (mısra) yoktur. Şiirde dörtlük, beyit, bent gibi nazım birimleri vardır; mensur şiirde böyle birimler yoktur.

 

"Mensur Şiir" ile "Şiir" arasındaki benzerlik ya da farklılıklar nelerdir?

Mensur şiirin, şiirle birtakım benzer yönleri vardır. Her iki türde de ahenk önemlidir. Kelimeler bir ahenk oluşturacak biçimde seçilir ve dizilir.

Her iki türde de şairane, duygusal konular işlenir; temalar benzerdir.

Dil ve üslup yönünden benzerlik vardır; dilin doğru ve güzel kullanımı iki türde de önemlidir.

Edebi sanatlar her iki türde de kullanılabilir.

Şiirde kafiye vardır, mensur şiirde de iç kafiyeler olabilir.

Mensur şiirle şiirin farklı yönleri de vardır. Mensur şiirde vezin (ölçü), kafiye, dize (mısra) yoktur. Şiirde dörtlük, beyit, bent gibi nazım birimleri vardır; mensur şiirde böyle birimler yoktur.


H- Haklı olabilirsiniz konumuz Mansur şiir değil.


I-Ilık ılık esen şiirinizdeki esinti bizi üşütmektedir, lütfen yazarken pencere ve kapıları kapatarak yazınız.


 İ-İşin aslında neden olmasın, olabilirde olasılıklar zincirini az okuyunca sanırsam…!


J- Jale olasılıklar zincirinde bunu irdelerken edebiyat kitabını açarak okumaya başladı” Edebi metinlerde dilin günlük konuşma diline yakın kullanılması, duygu, düşünce, olay, olgu ve kavramların en yalın ve gerçekçi hali ile aktarılması yolu ile ortaya çıkan anlatıma düz anlatım denir. Düz anlatım ile oluşturulan metinlerde dil gerçekçidir.” Demek ki düz anlatımla direkt şiirde yazılabilirmiş düşüncesi içinde haklı buldu, kalıplara uymadan da şiir günün şiiri seçile bilinirmiş…


K-Kendimce diyorum ki belki de”  şiir dili alışılmışın dışında olmalıdır” diyerek şair yazmıştır OLAMAZ MI?


L-Leman yine diyeti bozarak, strese girmiş olmanın etkisiyle, masada bulunan kuru fasulye, pirinç pilavını ikişer tabak yediğini bilmeden stres içinde, şişkin karnının şişkinliğini azaltmak için Kızılay maden suyunu içmektedir, araya reklam aldım buda gerekli yani!


M-Mana ve anlam bakımında kalıplara uymasa da anlatım ve kelimelerin seçkin olmasıyla, günün şiiri seçile bilinir yani, bence problem olmaz.


N-Nasıl ve nedenler olasılıklar arasında kaldık! Şair belki şair yeni ifade yolları arayışına girmiş olabilir, bunu da dikkate almak gerekir.


O- O zaman zenginleştirilmiş olan ifade kaynaklarından yaralanmış olup olmadığına da bakıla bilinir yani neden olmasın ki?


Ö-Öyle ise “Basit bir tanımla sözcük, kavram birimidir. Canlı, cansız, soyut, somut bütün varlık ve nesnelerin, bu varlık ve nesnelerle ilgili durumların, niteliklerin dildeki karşılıklarıdır. Canlı varlıklar gibidir. Ortaya çıkışlarında, türetilmelerinden sonra evrimleşir, gelişir; belli bir süre içinde biçim ve anlam yönünden türlü boyutlar kazanır. Birçok dilde olduğu gibi Türkçede de sözcüklerin birçoğu birden çok anlam içerir. Bu nedenle sözcüklerin hangi anlamı kazandıklarını anlamak için cümle içinde kazandığı anlama bakmak gerekir. (Mecaz anlatım aramızda kalsın)


P-Perihan perdeleri yıkadığı için, bugün perdenin arkasında olaya dâhil olmak yerine, perdesiz camda açık ayan beyan olayı ilk defa perdenin arkasında değil, camın önünde görünür olarak izlemektedir.


R- Ramazan rahat rahat kanepeye oturarak şairin, kalıp kullanmayarak gerçek anlam olan kalıpları yıkarak kalıpların dışında, bir başka anlatımla anlatmasına hayran kalırken günün şiiri seçilmemesine bir anlam verememektedir!


S-Salt okunması adına, okunası güzel bir şiir bence sakıncası yoktur, sakıncası varsa sıkıntıda yoktur az çabayla her şey yoluna girer, girmezse de yeni yollar açıla bilinir.


Ş-Şukufe Leman’ın diyeti bozduğunu duyunca, masasında duran iki tabaklık sebzeyi salatayı elinin tersi ile ileriye iteleyerek, buzdolabında üç yumurta ve sucuğu alarak tavayı ocaktaki yanan ateşin üzerine koydu.


T-Tamda olasılıkların olası olması mümkün hale gelecekken harflerin sonuna geldik.


U-Uzun anlatımla burada kimseye bir mesaj vermiyorum sadece sesli yazarak düşünüyorum olamaz mı? Sürçü lisan ettim ise af ola derin düşünce ya da beyin fırtınasına katılanlar çok ola.


Ü-Üzüm üzüme bakarak kararmaz, vakti gelince siyah üzümse siyah olur, beyaz İzmir üzümü çekirdeksiz olacaksa beyaz olur, siyah üzüm beyaz olmaz beyaz üzüme baka baka.


V- Vakit doldu az biraz fazla yazdım kimseye kırgınlığım yok, yazmak babında yazdım vesselam.


Y-Yaz gününde sıcakta şiir yazamayan Sami kardeşim bu serin havalarda, şiir yazmaya başlar inşallah.


Z-Zaman doldu herkese selamlar gönderiyorum sevgilerimle.

Mehmet Aluç

 

 

( Olasılıklar Zincirinde Az Gezinelim Mi başlıklı yazı kul mehmet tarafından 8.11.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu